Carlos Alcaraz’ın hikayesi nasıl başladı? 4 yaşında oynarken büyüledi…

Köyden hallice bir yerleşim yeri olan El Palmar, İspanya’nın güneydoğusunda yer almakta. El Palmar’ın güneydoğusunda ise Murcia bölgesinin aynı adı taşıyan başkentine bakan dağlarda Real Sociedad Club de Campo bir asırdır öylece duruyor. 100 senelik bu kulüp zamanında güvercin avcılarının kurduğu bir kulüp. Zaman içinde bu seçkin kitle için tenis de kulübün branşları arasına eklendi sadece tüm dünyada adam tenisinin yeni yüzü, geleceği olarak vasıflandırılan o hususi ismin buradan çıkmasıyla Real Sociedad Club de Campo, yakışıklı bir tenis kulübüne dönüştü.

Carlos Alcaraz’ı ilk kez seyredip büyülenenler onu halk içinde bugün de malum Tiro de Pichón (Güvercin Saldırısı) sahasında izlediler. Alcaraz’ın ilk antrenörlerinden olan Kiko Navarro, “Babasıyla oynamaya başlamıştı ve bigün babası benden onu izlememi istedi. Daha dört ya da beş yaşındaki bu çocuk olağanüstüydü” şeklinde konuşuyor:

Onun inanılmaz bulunduğunu küçüklüğünden beri biliyordum. Onun dünyanın 1 numarası olacağını düşündüğümü söyleyemem fakat elimde hakkaten iyi ve değişik bir oyuncu bulunduğunu biliyordum.

Baba Carlos Alcaraz Sr. Tiro de Pichón’daki Carlos Alcaraz Akademisi’ni kardeşi benzer biçimde görmüş olduğu dostu ve iş ortağı Alfredo Sarria ile beraber yönetiyor. Sarria ise Carlos’u ilk kez kardeşi Alvaro ile padel oynarken görmüş ve potansiyeline fanatik kalmış. Alcaraz’ın kökleri, 13 tenis kortu ve dört padel kortunun yanı sıra yüzme havuzu, spor salonu, basketbol sahası ve futbol sahası bulunan bu kulüpte salınmış. Büyükbabası Carlos da tenis oynamayı burada öğrendi ve sonunda mühim bir üye haline gelmiş olarak söz mevzusu mütevazı kulübün bugünkü çağdaş yapıya dönüşmesine destek oldu.

Dünya tenisini kasıp kavuran Alcaraz’ın minik yaşlarda süregelen tenis tutkusu babasına da geçti sadece gene de ciddi bir ustalaşmış kariyere devam edecek paraları yoktu. Sonunda tenis ve padelde hem antrenörlük hem de yöneticilik halletmeye başladı.



Gerçek bir atılım için Alcaraz soyunda üç dönem gerekti fakat beklemeye değmiş olmalı! Carlos Alcaraz, 19 yaş, 4 ay ve 6 günlükken, ATP dünya sıralamasının zirvesine çıktı ve Open Era tarihinde birinci sıraya oturan en genç adam tenisçi oldu. Bu rekoru 2022 ABD Açık zaferinden sonrasında kıran Alcaraz, 2023’te Wimbledon’da şampiyon olurken 9 Haziran 2024’te de Fransa Açık’ta zirveye çıktı. Hemen hemen 21 yaşındaki Alcaraz, şu anda dünya sıralamasında ikinci sırada yer almakta. Kariyerinin hemen hemen başlangıcında üç Grand Slam zaferi elde eden genç İspanyol, tüm zamanlar sıralamasında Andy Murray ve Stan Wawrinka’yı elde etti bile!

Fotoğraf: Getty

Şu şekilde bir detay daha var ki fazlaca dikkat çekici; Djokovic ilk Grand Slam zaferini 2008’de elde ettikten sonrasında ikincisi için 2011’i, Federer ilk Grand Slam’i için 22 yaşını, Nadal ise ilk kez 2005’te 19 yaşlarında kazanılmış olduğu Fransa Açık haricindeki ilk Grand Slam’ini üç yıl sonrasında kazanacaktı. Hemen hemen 21 yaşındaki Alcaraz, tüm zeminlerde (ABD Açık: sert zemin, Fransa Açık: toprak kort, Wimbledon: çim kort) Grand Slam zaferi yaşamayı başaran en genç tenisçi oldu.

Finalde Alexander Zverev’i 6-3, 2-6, 5-7, 6-1 ve 6-2’lik setlerle 4 saat 19 dakikada devirdi ve İspanyol efsaneleşmiş Rafael Nadal’ın krallığını seneler ilkin duyuru etmiş olduğu Fransa Açık’ta adeta tahtın yeni varisi olarak kupayı kaldırdı.



Kulübün pek fazlaca üyesi, tutkulu genç Carlitos’un tenis kortlarındaki ilk günlerine şahit olduklarına dair canlı anılara haiz. Sarria, Alcaraz’ın babasıyla bir toplantı için kulübe geldiği zamanı tebessümle anımsıyor:

Carlos Sr’ı aramaya gittim ve orada Carlitos’u üçüncü sahadaki çitlerin yanında dedeler, nineler arasındaki maçı izlerken buldum. Onların ne durumda bulunduğunu biliyordu fakat yaptıkları hataları anlatıyordu. ‘Bu şekilde servis atmalısın’ falan diyordu. Tenise tutkusu vardı.

Çağıl tenise yıpratıcı rallilerin hakim olduğu böylesi bir dönemde, Alcaraz’ı başarı göstermiş kılan yönlerden biri de bu uzun rallileri oynayış şekli. Dinamik ve yaratıcı bir tam kort tenisi oynayarak, öldürücü forehand’leri, rakiplerini boğan ve bitmek bilmeyen drop shot’ları ve devamlı olarak fileye gelişleri…

‘Bu tarz şeyleri 13 yaşlarında da yapıyordu’

Alcaraz’ın oynadığı dönemde İspanya’nın Junior Davis Kupası takımının kaptanlığını icra eden David Ayuela, “Bu tarz şeyleri 13 yaşlarında da yapıyordu” diyor ve uzun rallileri başarıyla oynamasının o zamanlardan beri dikkat çektiğini anımsatıyor.

Antrenmanda yapmış olduğu her şeyi maçlarda da yapmış oldu. Onun için, sekiz yaşlarındayken bile maçın yarısını file önünde oynamak doğaldı! -Alfredo Sarria

Onun oyunundaki çeşitlilik, her atışın tekniğini ısrarla ona öğreten babasından geliyor. Sadece Sarria akademideki tüm oyunculara aynı şekilde eğitim verildiğini belirtiyor. Alcaraz’ın birçok akranından farkı, öğrendiği bu değişik teknikleri maçlarda uygulamaya istekli olmasıydı; böylece yaygın şut cephaneliğine hızla alışabildi.

Çeşitlilik ve dokunuş mevzusundaki ustalığı hem de erken gelişmesiyle de direkt bağlantılı. Alcaraz’ın amcası Tomás, onu beş yaşlarındayken ilk turnuvasına götürmüş olduğu günün öyküsünü unutamıyor. Alcaraz ilk turnuvasında kendisinden 2-3 yaş büyük ve fazlaca daha uzun boylu bir rakiple oynadı. Normalde onun yaşındaki oyunculara uygun olan basınçsız toplar yerine erişkin toplarıyla oynadılar.

Top yerden her sıçradığında Alcaraz’ın kafasının üstünden uçuyordu. İlk seti kolayca yitirdi sadece hemen hemen beş yaşlarında olmasına karşın çok önemli bir uyarlama örneği gösterdi. Amca Tomas’ın öyküsünü Sarria şöyleki detaylandırıyor:

“Topun sıçramasına izin vermek yerine, ön sahaya doğru ilerledi ve her topu voleyle karşıladı, topun sıçramasına izin vermeden vuruyordu. Ve neredeyse maçı kazanıyordu bundan dolayı ‘Ben bu şekilde kazanamam, bunu başka şekilde kazanacağım’ diyebilecek kabiliyete ve bilgiye o yaştan sahipti.”

Alcaraz, ATP dünya turuna çıktığından beri yüzünde bir gülümsemeyle yarışmanın gerekliliğini devamlı altını çizdi. Savaşın sıcağında, kaybederken insanoğlunun yüzüne kolay kolay bir gülümseme gelmez. Bu da haliyle sinirlerin aşırı derecede gerilmiş bulunduğunun bir göstergesidir. Onun ise sahadaki tavrı, bu kadar şiddetli savaşım eden bir oyuncu için alışılmadık bir durum.

Genç yaşta öfkesine hakim olmayı öğrendi

Fakat Carlitos hemen hemen bir çocukken durum bu şekilde değildi. Hatta şöhretli bir öfkesi vardı. Kırılan raketler, gözyaşları ve yenilgiyi kabul edememeler, sahadan ayrılmak istememeler… Kiko Navarro, “Gerçek şu ki Carlos’un kuvvetli ve öfkeli bir kişiliği vardı. Kaybetmeyi asla sevmezdi. Dünya turunda bile bir maçı kaybettiğinde ağlamış olduğı için onu bir süre yalnız bırakmak zorunda kalıyordunuz. O, fena kaybederdi” diyor.

Carlos Alcaraz ise 2023 Roma Açık’ta bir basın toplantısında eski günlerini hatırlarken gülümseyerek, “Gençken tamamen değişik bir insandım. Muhtemelen şu anda keyif aldığım benzer biçimde keyif almıyordum. Daima kızgındım, gürültücüydüm, fazlaca yakınma ediyordum. Değişik bir Carlos vardı. Kendimi sakinleştirmeye, duygularımı denetim etmeye başladım. Tenis oynamaktan keyif almaya başladım, kortta fazlaca eğleniyorum” şeklinde konuşuyor.

Hemen hemen 21 yaşındaki bir genç insanın 45 yaş olgunluğuna erişmesi garip elbet. Fakat bu bir göz boyama değil. 2023 Roma Açık’tan birkaç gün sonrasında ustalaşmış kariyerinin en ağır yenilgilerinden birini alarak o dönem dünyada 135. sırada yer edinen Macar raket Fabian Marozsan’a yenildi. Basın toplantısında yüzünde gene devasa bir gülümseme vardı ve soruları samimi bir hevesle yanıtlıyor, Macar rakibine övgüler yağdırıyordu.

Sarria bununla ilgili başka bir detay daha veriyor. Alcaraz daha küçükken öfkelense bile bu hiddet anları epey kısa sürüyordu:

“Yitirmek istemediği için sahadan çıkmak istemediği zamanlar oldu. Fakat 10 dakika sonrasında unutuyordu. Daima… Oldukca sinirleniyordu, bunu da gösteriyordu fakat 10 dakika sonrasında yüzünde bir gülümseme oluşur ve maçı unuturdu.”

Görkemli bir uyarlama kabiliyeti

20 yaşındaki oyuncunun oyununun birçok yönü teknik olarak gençliğiyle aynı kalsa da servis ve backhand vuruşları da dahil olmak suretiyle dikkate kıymet değişimler oldu. Alcaraz’ın backhand vuruşunun ilerleyişi mevzusunda endişeler vardı ve hatta ekibinde tek el backhand vuruşuna geçiş mevzusunda tartışmalar bile mevcuttu. Alcaraz tekniği başarsa da Navarro ve ekibin geri kalanı bu değişikliğe karşıydı. Bu tür gelgitlere karşın ekibin şöyleki bir şansı vardı: Alcaraz her tekniği deneyebiliyor, her tekniğe uyum sağlayabiliyordu.

Navarro, “Servisinde bir problem vardı; eski videolara bakarsanız ayakları açık servis atıyordu. Bunu değişiklik yapmak kolay oldu. Tek el backhand mevzusunda ise ‘Carlitos, tek elle vur’ dediğimizde tek elle vurmaya başlıyordu. Bu çocuk tenis oyuncusu olmak, 1 numara olmak için dünyaya geldi” ifadelerini kullanıyor.

Filmi yine günümüzden birazcık geriye sarıyoruz. 2018 Junior Davis Cup’tayız… Turnuva 16 yaş ve altındaki en iyi oyuncuları bir araya getiriyor. 2018’de Budapeşte’de düzenlenen turnuva ise finalde İspanya ve Fransa’yı karşı karşıya getiriyordu. Fransa teklerdeki ilk maçı almış Alcaraz, gençlerde dünyanın 1 numaralı oyuncusu Harold Mayot karşısında İspanya’nın şansını ayakta tutmak için korttaydı. Mutlak yengi ihtiyacı Alcaraz’ı strese sokmuş ilk seti 6-4 kaybetmişti. İkinci sette durum 5-3 ve Alcaraz 40-30 gerideydi. Ayuela şöyleki hatırlıyor:

Fransa için maç ve altın madalya puanıydı. Fakat Carlos Alcaraz puanı kurtardı ve inanılmaz bir halde maçı kazanmıştır.

Bu yüksek gerilimli maçın arkasından bu kez Pablo Llamas ile beraber şampiyonu belirleyecek çiftler maçı için korta çıktı. Bu onun çok önemli potansiyelini gösteren inanılmaz bir finaldi.

Oyununu geliştirdiği ve sporda bir şeyler başarma umuduna kendini adamış olduğu ilk günlerin arkasından, Alcaraz’ın kariyerinin belirleyici anlarından biri ise ailesinin Hırvatistan, Pula’da düzenlenecek 10 yaş altı dünya şampiyonası yarışması için ilk yurt dışı seyahatini planlamaya çalışmasıyla yaşandı.





Anası Virginia babası Carlos Sr. ve üç adam kardeşi Álvaro, Jaime ve Sergio’dan oluşan ailenin pahalı bir tenis kariyerini finanse edecek mali kaynakları yoktu. Sponsor bulmaya çalışırken Navarro, Murcia’daki mahalli bir şekerleme şirketi olan Postres Reina’da çalışan iyi bir arkadaşından maddi yardım istemeye karar verdi. Navarro’nun arkadaşı geziyi finanse etmeyi kabul etti.

Şekerlemeci hala Alcaraz’ın sponsoru

Navarro gülerek, “Pahalı oldu bundan dolayı dört kişiydik; Carlitos’un amcası, sponsorun oğlu, Carlitos ve ben. Sonunda başka bir İspanyol olan Daniel Rincón’a karşı finale çıktı. Hakikaten güzel bir temel atmıştık. Carlos bunu fazlaca iyi hatırlıyor. Hırvatistan’da hakkaten güzel bir maceraydı” diye anımsıyor.

İlk başarı göstermiş yolculuğunun arkasından Postres Reina, yarışmalar için İspanya ve Avrupa içindeki gezilerini finanse etmeyi kabul etti. Şirket, Alcaraz’ın kariyerinde mühim bir rol oynadı ve bugün onun sponsoru olmaya devam ediyor. Sarria, “Geniş bir aileniz yada dört evladınız olduğunda kimsenin noksan kalmasını istemezsiniz. Her şeyi birine yatırıp diğerlerine yatırmamazlık edemezsiniz. Doğrusu özetle Postres Reina onlara fazlaca destek oldu; asla şüphesiz Carlos’un bulunmuş olduğu yere gelmesinde masanın ayaklarından biri” şeklinde yorumluyor.

Carlos Alcaraz arkadaşlarına ve ailesine yakınlığıyla malum bir çocuk sadece bir süre sonra beraber oynayarak büyümüş olduğu oyuncular için fazla iyi hale geldi. Arkadaşı ve antrenman partneri Pedro Cobacho ile oynamayı bırakmak zorunda kalmış olduğu zor bir dönem gelmişti… Alcaraz’ın bu gerçeği kavraması süre alacaktı. Sarria şu şekilde aktarıyor:

Carlos’un şunu söylediği anlamış olur oldu: ‘Bu çocuk niçin artık benimle antrenman yapmıyor?’ ‘O senin seviyende değil’ diyorduk. ‘Fakat o benim dostum. Eğer dostum olmadan antrenman yapacaksam antrenman yapmıyorum’ diyordu. Biz ise ‘Fakat o atışlarını takip edemiyor’ diye ikna etmeye çalışıyorduk.

Carlos, ailesinden ve çevresinden gördükleriyle tenisi adeta bir ekip sporu benzer biçimde yaşıyor. Bu sayede acılar paylaşıldıkla azalıyor, sevinçler ise paylaşıldıkça çoğalıyor.

Carlitos’un yolundaki bir öteki tehlikeli sonuç dönüm noktası ise seviyenin yükseldiği o nokta oldu. Alcaraz, Juan Carlos Ferrero’nun Equelite Spor Akademisi’nde çalışmalarını sürdürmek suretiyle otomobille bir saatten birazcık daha uzun devam eden Villena’ya taşınmak mecburiyetinde bırakıldı. Eski bir dünya 1 numarası ve 2003 Fransa Açık şampiyonu olan Ferrero, Alcaraz’ı zirveye taşımak için ustalaşmış oyun bilgisini kullanarak onun antrenörlüğünü devralıyordu.

Carlos Alcaraz, 2023’te Wimbledon’da zafere ulaşırken finalde efsanevi isim Novak Djokovic’i yenik etmeyi başarmıştı. Fotoğraf: Getty

Alcaraz başlangıçta Navarro ile Villena’ya taşındı ve koçluk ortaklıkları sona erene kadar iki yıl beraber yaşadılar. Hafta sonları eve dönse de dostlarını ve ailesini özleyen Alcaraz için buna alışmak {hiç de} kolay olmadı. Navarro, “Carlitos’u Murcia’dan çıkarmak fazlaca zor” şeklinde konuşuyor.

21 yaşındaki İspanyol raket şu anda bile sık sık evine dönüyor. Yolculuğuna başladığı o kortlarda arkadaşları ve ailesiyle tenis oynuyor.

Kulüp ve akademi, bilhassa pandemiyle beraber tenise ilgideki küresel artış, tesislerin şıklığı ve temiz dağ havası sebebiyle adeta bir patlama yaşıyor fakat hem de akademi yeni Alcaraz olma umudu taşıyan çocuklar ve gençleri ağırlamakta. Köy de epey değişti. Murcia’ya giden otoyoldan köye girdiğinizde, El Palmar’ın girişinde sizi backhand icra eden büyük bir Alcaraz grafitisi karşılıyor.

Bu, hamurunu şekillendiren sıcağa ve bu halka sıkı sıkıya bağlı, köklerini unutmayan yetenekli, çalışkan bir köy çocuğunun şimdiden bıraktığı mirasın bir anımsatıcısı…


Kaynak: The Guardian / Metin Aktaşoğlu tarafınca yerelleştirildi

(Toplam: 1, Bugün: 1 )

Site Footer