Mark Zuckerberg neden Roma İmparatoru Augustus’a takıntılı? (Saçına dikkat ettiniz mi?)

Asla Mark Zuckerberg’ün saçına baktınız mı? Ciddi ciddi soruyorum, aklınıza getirebilir misiniz? Bunu yaptığınızda Feysbuk CEO’sunun uzun süredir devam eden takıntısının ilk kokularını alabilirsiniz. Zuckerberg tıpkı Roma İmparatoru Augustus benzer biçimde olmak istiyor! Latife değil…

Zuckerberg, 2018’deki The New Yorker’da gösterilen profilinde lisede New Hampshire’daki Phillips Exeter Akademisi’nde Latince öğrenmeye başladığını söylüyordu. Bu sayede Antik Roma ve Roma İmparatorluğu onu hâlâ büyüleyen bir mevzu olmaya devam ediyor:

Roma İmparatorluğu zamanı tüm iyi, fena ve karmaşık figürlere haiz. Bence Augustus en etkisinde bırakan olanlardan biri. Temelde fazlaca sert bir yaklaşımı olsa da iki yüz senelik dünya barışını tesis etti.

Eğer Roma zamanı hakkında güncel bilgiye haiz değilseniz şu şekilde belirtelim; “dünya barışını tesis eden” Augustus aslına bakarsak pek fazlaca fetih gerçekleştirmiş, Mısır’ı, İspanya’nın kuzeyini ve Orta Avrupa’nın büyük bir kısmını fethetmişti. Elbet fazlaca sayıda insan öldürdü, “önüne gelenle birlikte olduğundan” kızını sürgün etmişti. Bazı varisleri “gizemli bir halde” ortadan kayboluyordu.

Roma, cumhuriyetten imparatorluğa onunla evrildi

Roma ordusunu neredeyse iki kat büyüten Augustus, Jül Sezar tarafınca evlatlık edinmişti. Hatta Gaius Octavius Thurinus olan doğum adı böylece Sezar öldükten sonrasında imparator olana kadar Gaius Julius Caesar Octavianus olarak değişmişti. Roma Cumhuriyeti, Augustus döneminde Roma İmparatorluğu olmuştu. Augustus tarihe Roma’nın ilk imparatoru olarak geçti.

Zuckerberg, “Peki bunun artısı-eksisi neydi?” diye kendi kendine sorarken şu şekilde cevaplıyordu:

Dünya barışı bugün dahi insanların konuşmuş olduğu uzun vadeli bir hedef. İki yüz yıl benzer biçimde bir süre ulaşılamaz geliyor; bu bedavaya gelmedi, ‘bazı şeyler’ yapması gerekiyordu.

Dergiye verdiği röportajın devamında Latinceyi kendisine matematik ve kodlamayı hatırlattığı için sevdiğini ifade eden Zuckerberg, kızının adını August koyacak kadar Augustus hayranı.

Sinir bozucu bir takıntı…

Dahası da var… Balayında eşi Priscilla Chan’la Roma’ya gitmişlerdi örneğin. Hatta Chan de bu garipliğin altını çizmiş ve adeta üç kişilik bir balayı geçirdiklerinden şakayla karışık yakınmış. Zuckerberg yetmezmiş benzer biçimde “Tüm fotoğraflarımız değişik bir Augustus heykeliydi” diyor. (Mark kardeş ‘Tatilde sen, ben ve Augustus vardık’ ifadesini ‘latife yollu’ bir söz sokma zannetmiş olabilir sadece balayını kendi saplantısıyla rezil ettiğini anlıyoruz…)

Zuckerberg’ün Augustus’u yansılamak etmiş olduğu açık. Peki ikili birbirlerine ne kadar yakınlar? Beş kategoride puanladık: burçlar, gençlikleri, zirveye yükselişleri, genel havaları, popülariteleri ve dünya üstündeki kalıcı tesirleri. Benzerlik kurulan kategori bir puan getirecek.

Burçlar

Augustus, MÖ 23 Eylül 63’te dünyaya geldi. Haliyle bir terazi burcu. Mark ise 14 Mayıs 1984 doğumlu şu demek oluyor ki bir boğa. İkili burçlar açısından pek uyumlu değil. Tek ortak noktaları ikisini de sanat, lüks ve romantizm tutkunu meydana getiren yönetici gezegenleri Venüs. Augustus, Roma’da (kent olan Roma), Zuckerberg ise fazlaca daha azca heybetli White Plains, New York’ta dünyaya geldi. Kısaca ikili hem astrolojik hem de coğrafi olarak birbirlerinden dünyalar kadar değişik.

Puan: 0

Toplam: 0/5

Çocukluk ve ilk gençlik yılları

Hem Augustus hem de Zuckerberg zanaatlarını erken yaşlarda öğrendiler. Zuckerberg’in babası kodlamayı öğrenmesi için bir hususi öğretmen tutmuştu ve Mark hemen hemen lisedeyken ailesinin evi ile babasının dişçi muayenehanesi arasındaki tüm bilgisayarları birbirine bağlayan bir yazılım programı olan “ZuckNet”i geliştirmişti. Ek olarak Spotify’ı çağrıştıran Synapse Media Player isminde bir müzik oynatıcı da yazmıştı.

Augustus ise 15 yaşlarındayken düzenlemiş olduğu bir törenle kanunlar karşısında erişkin bir adam haline gelmiş ve öteki sorumlulukların yanı sıra kamusal ve hususi bazı fedakarlıklar gerektiren College of Pontiffs’e (Pontifler Koleji) seçilmişti. Ertesi yıl ise Yunan oyunlarının sorumluluğunu üstlenecekti.

Haliyle bu benzerlik bir puanı hak ediyor.

Puan: 1

Toplam: 1/5

Zirveye yükseliş

Zamanlama açısından benzerlik bu maddede oldukça yerinde. Hem Zuckerberg hem de Augustus eğitimleri devam ederken güce erişti. İlki Harvard’da okurken Feysbuk’u kurdu, ikincisi ise İlirya’da okurken ve askeri eğitim alırken tahtın varisi olarak yerini aldı. Her ikisi de başlangıçta bazı tepkilerle karşılaştı: Zuckerberg kurucu ortaklarından, Augustus ise Marcus Antonius’tan…

Buradaki en büyük fark, hepimiz Augustus’un bir makama geleceğini biliyor olmasıydı; sadece başta Zuckerberg’ün yalnız MySpace’i diriltmek isteyen bir geek bulunduğunu düşündük! Talihsiz ön yargılarımızı bir kenara koyacak olursak ikisi de dünyayı değişiklik yapma fikrine sahiptiler.

Puan: 1

Toplam: 2/5

Genel hava ve popülarite

İnsanlar Augustus’a saygı duyuyordu. Hatta öldüğünde tanrı diye deklare edildi. Elbet büyük amcası Jül Sezar kadar karizmatik değildi sadece uyguladığı reformlar, Roma halkının onu taparcasına sevmesine niçin olacaktı. Neredeyse bugün bildiğimiz haliyle güçler ayrılığının antik örneklerinin hakim olduğu, girift siyasetin doğduğu Roma’yı cumhuriyetten bir imparatorluğa dönüştürebilen Augustus en azından Roma yaşamına sulh getirdi, anayasal ve mali reformlara imza attı.

Mark Zuckerberg ise kabul edelim ki sevilmiyor. Pew Araştırma Merkezi tarafınca meydana getirilen bir araştırmaya gore Z Kuşağı’ndan iştirakçilerin yalnızca yüzde 23’ü Zuckerberg’ü güvenilir buluyor. Genel olarak ise Amerikalıların yüzde 77’si “toplumsal medya şirketlerinin liderlerine ya fazlaca azca güveniyor ya da asla güvenmiyor.”

Bu çerçevede karizmatik olduğu da düşünülmeyen talihsiz Mark’ın (!) ürettiği eserin ise “sevdiğimiz her güzel şeyi yok edip etmediği” senelerdir konuşulmakta.

Puan: 0

Toplam: 2/5

Dünya üstündeki kalıcı tesirleri

Fakat günün sonunda şu noktada da hem fikiriz. Augustus da Mark Zuckerberg de bildiğimiz dünya üstünde kalıcı etkisinde bırakır bıraktılar. Elbet bunu Augustus hakkında söylemek Zuckerberg hakkında söylemekten daha kolay. Zira Augustus, yarım yüzyıldan fazla yargı sürdü, kurumlar kurdu ve kendinden sonrasında 200 yıl sürecek bir şablon oluşturdu.

Yine ifade etmek gerekirse kelimenin tam anlamıyla Roma’yı bir cumhuriyetten imparatorluğa dönüştürürken, Roma’ya barışı ve refahı geri getirdi ve ülkesinde yaşamın neredeyse her yönünü değiştirdi.

Zuckerberg de aslına bakarsak çağıl yaşamın neredeyse her yönünü değiştirdi. İyiye doğru bir değişiklik olup olmadığı tartışılır sadece bugün Zuckerberg’in oluşturduğu toplumsal medya ekosistemi yardımıyla kontakt kurduğumuzu, çalıştığımızı, oy verdiğimizi, topluma katıldığımızı, sevdiğimizi ve değişik bir dünyada yaşadığımızı da göz ardı edemeyiz.

Puan: 1

Toplam: 3/5

Sonuçta evet, ikisi bir miktar benziyor. İkisi de erken yaşta yola çıktı ve korkulu bir güce ulaştı. Ve her ikisi de verdikleri kararların getirip götürdükleriyle barışık gibiler. Yukarıdaki hesaba gore Mark Zuckerberg yüzde 60 oranında bir Augustus olabilmiş. Hala geliştirmesi ihtiyaç duyulan noktalar var!


Christianna Silva, Mashable’da muhabir / Metin Aktaşoğlu tarafınca yerelleştirildi

(Toplam: 1, Bugün: 1 )

Site Footer