Şanzelize Düğün Salonu Özeti, Konusu ve Karakterleri

Şanzelize Düğün Salonu – Tarık Tufan

Karakterler

Kahramanımız, Eda, Levent, Harp, Nurhan

Mevzusu

Şeyh babasının vefatından sonrasında üç dervişin ziyareti, aşka sürüklenmiş bir insanla başlıyor hikâye…

Sonrasında kaçırılan bir gelin, parayla söyleşi satın alan yaşlı bir adam, muhteşem bir iş teklifi ve uğrunda feda edilenler ve derin bir aşk bu acayip karnavala katılıyor.

Şanzelize Düğün Salonu Özeti

Kitap, kahramanın adını vermez. Kahramanımızın babası şeyhtir. Babası şeyh olduğundan tekke ile iç içe bir yaşam serüveni vardır. Anası de hastadır. Bir süredir bu hastalıktan mustaripti ve bu yüzden hastalığı sebebiyle ölür. Anası ölünce kahramanımız büyük bir boşluğa düşer. Evimizdeki eşyalara bakarken annesinin varlığını bu eşyalarla ilişkilendirdiği için evindeki her şey ona annesini hatırlatır. Annesiyle derin ve kuvvetli bir bağları vardır. Ölümü onu fazlaca etkisinde bırakır. Anne boşluğu onda derin yaralar açar. Bu zor durumla beraber hayatına devam eder. Kahramanımız bu süreçte okula gider. Bigün okulda sınıfına bir kız gelir ve aranızda anası kısa sürede ölmüş olan var mı diye seslenir. Bu sual, onu hususi olarak ilgilendirdiği için kahramanımızı da ilgilendirir. Kızın yanına giderek annesinin kısa sürede vefat ettiğini söyler ve kıza bu suali sorma amacının ne işe yaradığını sorar. Adı Eda’dır. Eda bu suali edebiyat kulüpleri için anne ile ilgili bir yazının lüzumlu bulunduğunu söyler. Duyguları daha içten yansıdığı için kısa sürede anası ölmüş birini aradıklarını söyler. Kahramanımız da düzgüsel yazamayacağını fakat tecrübe etmek istediğini söyler. O gün eve gider ve içten, duygu yüklü bir yazı yazar.

Bigün sonrasında bu mektubu Eda’ya götürür. Eda bu duruma fazlaca şaşırır ve bu kadar acele geri dönebileceğini düşünmediğini söyler. Bu yazı yardımıyla Eda ile içinde bir bağ kurulur. Eda ve arkadaşları yardımıyla yalnızlığından kurtulur. Fakat çevresinde dostları olmasına karşın içini doldurmayan içsel bir yalnızlığı vardır. Bu yalnızlık daima bir iç monolog kurmasına olanak tanır.

Kendisiyle devamlı bir savaşım ve sorgulama içindedir. Bu durumlar olurken dostlarıyla takılmaya başlayınca eğlence merkezi şeklinde yerlerde takılmaya adım atar. Normalde bu yaşa kadar bu mekânlara adım atmayan şahıs kendini bu mekânlarda bulur. İçmeyen kahramanımız içmeye adım atar. Bu durumlar onda telafisi olmayan durumlara niçin olmaya adım atar. Aniden babasının bulunmuş olduğu aile evini seçmeye karar verir ve babasının ısrarlarına karşın evden çıkar. Bu durum babasını derinden sarsar. Evden ayrılmış olduğu için duracak bir yere ve işe ihtiyacı vardır. Ev işlerini arkadaşları yapar. İş için okul panolarına bakar ve onu aramaya adım atar. İlk işi söyleşi etmek ve para kazanmaktır. Bir yaşlının evine belli bir saatliğine gidip yalnızlığına ses çıkarmak amacı vardır. Belli bir süre bu işi yapıyor fakat belli sebeplerden dolayı bu işi bırakmak zorunda kalır. Arkadaşı Levent’in kurduğu ilaç firmasında denek olarak işe girer. Levent’in ani ölmesiyle burada da işler karışır. Bir süre çalışır ve bu işi bırakır. Bigün evde otururken kapının çalınmasıyla irkilir. Kapıyı açtığında eski oda arkadaşı Rüstem ile karşılaşır. Rüstem’in yanında gelinlikli bir kız görünce şok olur. Rüstem nikâh salonunda çalışırken kızın gözünde evlenmek istemediğini sezdiği için özler. Iskaladığında geleceği tek yer kahramanımızın yanıdır. Belli bir süre burada bırakılırlar. Takip edildiklerini düşündüklerinde Kalımlı Semih isminde bir şeyhin yanına sığınırlar, o ilgilenir. Kalımlı Semih onları bulunamayacakları bir yere gönderir. Kahramanımız da bu durum karşısında bir rahatlama hisseder. Eda, Harp isminde sevilmiş olduğu biriyle evlenir.

Bu durum Eda’ya âşık olan kahramanımızı derinden üzer. Günler geçtikçe Eda onu arar ve Harp ile boşandıklarını söyler. Bundan sonrasında aralarında bir gelgit ilişkisi kurulur. Eda, Harp’ın düzeldiğine inanarak tekrardan barışır şeklinde görünse de aynı problemler tekrardan baş gösterir. Bunu öğrenen kahramanımız Harp’ı öldürmeyi planlar fakat bu durumun saçmalığının farkına varmaz ve onu öldürmez. Bigün Rüstem ve Nurhan’la beraber oturdukları eve eşyalarını almaya gider. Evden eşyalarını alıp çıkarken, düğün günü Nurhan’ın eşi olacak şahıs, kahramanımızın sırtına silahla çıkar. Roman burada ileriyi düşünerek ılımlı davranarak biter.

Şanzelize Düğün Salonu – Kitap Açıklaması

Tarık Tufan bir arafta, bir tereddüt anında, büyük bir aşk hikâyesi konu alıyor.

Aşkta savrulan bir adamı, şeyh babasının vefatından sonrasında üç dervişin ziyaret etmesiyle adım atar hikâye… Arkasından, kaçırılmış bir gelin, parayla söyleşi satın alan yaşlı bir adam, sıradışı bir iş teklifi ve derin bir aşk uğruna feda edilenler katılır bu garip karnavala.

“Aşk bizlere kefil oluyor bir yerde. Kalan borcumuzu temizliyor. Borç söylediğim, hayata olan borcumuz; iyi insanlara, deftere yazan bakkallara, azca isteyince de fazlaca veren lokantacılara, yapmış olduğu yemekten bir kap da sana getiren komşu bayanlara olan borcumuz. Kalan son canımızı kendi elimizle almamıza mâni oluyor. Tesellimiz oluyor.”

(Toplam: 17, Bugün: 1 )

Leave a reply:

Site Footer