Yedi Meşaleciler ve Özellikleri | Türk Dili ve Edebiyatı

 

Yedi Meşaleciler ve Özellikleri

Yedi Meşaleciler

Fecr-i Âti yazınsal topluluğundan sonrasında 1928 senesinde Yaşar Nabi Nayır, Sabri Esat Siyavuşgil, Muammer Lütfi Bahşi, Kenan Hulusi Koray, Ziya Osman Saba, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret Solok şeklinde biri hikayeci diğeri ozan olan yedi gencin bir kitap çıkararak başlatmak istedikleri edebî harekettir.

Yedi Meşaleciler hareketini başlatan gençlerin kimi lisede kimi üniversitede öğrencidir. Topluluğa ad olarak Yedi Kollu Şamdan, Yedi Dağın Çiçeği, Yedi Veren Yedi Ses, Yedi Yıldız şeklinde adlar düşündükten sonrasında Yedi Meşaleciler ismine karar verirler. Servet-i Fünun Dergisi’nin 22 Mart 1928 tarihindeki sayısında Yedi Meşale isminde bir kitap çıkaracaklarını duyuru ederler. Kitap Nisan ayında piyasaya çıkar ve büyük ilgi görür. Kitaba yazılan önsözde yazınsal alanda neler yapacaklarını anlatılır. Kitapta her ismin bir kısmı bulunmaktadır.

  1. Sabri Esat Siyavuşgil: Kukla Oyunu
  2. Yaşar Nabi Nayır: Şairin Bahçesi
  3. Vasfi Mahir Kocatürk: Dağların Derdi
  4. Ziya Osman Saba: Sebil ve Güvercinler
  5. Cevdet Kudret Solok: Cenaze İlahisi
  6. Kenan Hulusi Koray : Denizin Zaferi (grubun tek hikâye yazarı)
  7. Muammer Lütfü Bahşi: Dante’nin Ruhuna

Ahmet Haşim, iki ay sonrasında çıkan Meşale Dergisi’nde onları destek sunar. 1935’lere kadar neredeyse aynı düşünceleri sürdüren Yedi Meşaleciler sonrasında kendi sanat içerikli kimlikleri doğrultusunda ilerlemişlerdir. Yedi Meşalecilerin ortak bir kitap yayımlamalarının sebebi “Memleketimizde son edebî cereyanları gösterecek toplu bir yapıt vücuda getirmek” arzusudur. Yedi Meşaleciler, eski kuşağın kendilerini küçümsemesine başkaldırmak istemişlerdir. Türk Edebiyatının asırlarca doğu edebiyatını, Tanzimat’tan sonrasında da Batı edebiyatını öykünmek ettiğini öne sürerek artık kendine dönme vaktinin geldiğini öne sürerler. Yedi Meşalecilere gore Türk Edebiyatı’ndaki aslolan eksiklik, canlılık, içtenlik ve yeniliktir. Ferdi duygulardan uzaklaşılması icap ettiğini korumak için çaba sarfeden Yedi Meşaleciler bu tarz şeyleri eserlerine yansıtamadılar.

Yedi Meşaleciler, Ulusal Edebiyat şairlerine ve Beş Hececilere tepki olarak bu akımı oluşturmuşlardır. Yalın, kolay anlaşılır, düz anlatımlı, ulusal temalarla dolu bu şiir anlayışına karşı çıkmışlardır. Yedi Meşalecilerin şiir beğenilerine Faruk Nafiz Çamlıbel ve Necip Fazıl Kısakürek hâkimdir.

Yedi Meşalecilerin Özellikleri

  • Yedi Meşaleciler 1928’de kurulmuştur.
  • “Canlılık, içtenlik ve daima yenilik” sloganıyla hareket etmişlerdir.
  • “Sanat, sanat için olmalı.” anlayışını benimsediler, mevzuları alabildiğine genişletmek istediler.
  • Vakalara daha gerçekçi yaklaştılar; iç dünyalarına, eşyaya izlenimci bir ressam şeklinde baktılar.
  • Devamlı yenilik için buluş adını verdikleri yeni söyleyişlerin arayışı içine girdiler.
  • Şiirlerde duygu ve hayalden fazlaca gözlemi dile getirdiler.
  • Heceyi geliştirmeyi amaçladılar.
  • Verlaine, Mallerma şeklinde Fransız şairleri örnek aldılar.
  • Anadolu’yu yurtseverlik anlayışıyla anlatmayı düşünmüşlerdir; sadece pek başarı göstermiş olamamışlardır.
  • Temsilcileri: Sabri Esat Siyavuşgil, Ziya Osman Saba, Yaşar Nabi Nayır, Muammer Lütfi, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret, Kenan Hulusi Koray.

Yedi Meşaleciler

YEDİ MEŞALECİLER

Ziya Osman SABA

  • Ziya Osman SABA;, şiirlerinde çocukluk özlemi, anılara düşkünlük, ev – aile sevgisi, yoksul yaşamlara karşı utanç duyma ve acıma, Tanrı’a kulluk, kadere boyun eğiş, minik mutluluklarla yetinme, ölümün yakınlığı, öte dünya özlemi şeklinde bireysel mevzuları işler.
  • Dili oldukça mütevazı ve açıktır.
  • 1940’a kadar hece ölçüsünü kullanmış, bu dönemden sonrasında özgür şiirler de yazmıştır.
  • Şiirlerini Sebil ve Güvercinler, Geçen Süre, Nefes Almak adlarıyla kitaplaştırmıştır.
  • Bunun yanında öykü kitapları yazmış ve Goncourt Kardeşlerden roman çevirileri de yapmıştır.

Cevdet Kudret SOLOK

  • Cevdet Kudret SOLOK, başlangıçta gençlik dönemindeki şiir anlayışının dışına çıkmadan hece ölçüsüyle, bireysel duygularını ve karamsar iç dünyasını dile getirmiş, sonrasında ölçüsüz fakat uyaklı şiirler yazmıştır.
  • Kendi yaşamını da yansıttığı roman, öyküleri ve oyunları yanında onu daha fazlaca tanıtan yapıtları, inceleme-araştırma eserleridir.
  • Eleştirel bir yöntemle açıklamış olduğu mevzuları, gelecek kuşaklar için hem aydınlatan hem tartışılabilecek olan informasyon kaynaklarıdır.
  • Cevdet Kudret Türkçenin sadeleşmesini istemesine karşın “Dilleri Var Bizim Dile Benzemez” adlı eserinde özleştirmenin sınırlanmamasının doğru olamayacağını, yüzyıllardır kullanılan yabancı sözcüklere karşılıklar bulmanın, ölü sözcükleri diriltmenin yararsız olacağını savunmuştur.
  • Birinci Perde adlı şiir kitabı; Tersine Akan Dere, Rüya İçinde, Kurtlar adlı oyunları; Süleyman’ın Dünyası adı altında toplamış olduğu romanı; Sokak adlı öykü kitabı; Örneklerle Edebiyat Detayları, Türk Edebiyatında Öykü ve Roman, Orta Oyunu adlı araştırma eserleri, Türk Edebiyatı adlı ders kitapları vardır.

Kenan Hulusi KORAY

  • Kenan Hulusi KORAY, edebiyat hayatına adım atması öğrencilik yıllarına denk düşer. “Serveti Fünun” dergisinde gösterilen ilk hikayelerinin peşinden, aynı dergiye yazan öteki altı arkadaşı ile beraber, edebiyatımızda “Yedi Meşaleciler” diye anılan topluluğu oluşturdular.
  • İçlerindeki tek öykü yazarıydı. Yaşamış olduğu sürede beş öykü kitabı yayınlamış, “Osmanoflar” romanı ve kısa hikayelerinin bir bir çok gazete sayfalarında kaybolup gitmiştir.
  • Gazeteciliğinin de etkisiyle minik öykü tarzını benimseyen Kenan Hulusi, Cumhuriyet döneminde korku türünde örnekler veren ilk hikayecidir.

Yaşar Nabi NAYIR

  • Yaşar Nabi NAYIR, edebiyatımıza Yedi Meşalecilerle beraber ozan olarak girdi. Zaman içinde tüm yazınsal türleri denedi. Roman yazdı, manzum destan yazdı, araştırma ve seyahat kitapları çıkardı, makaleler, fıkralar yazdı.
  • Sadece edebiyatımızda bunlarla değil yayıncılığıma hatırlanası olan sanatçı, aslolan ömrünü verdiği Varlık dergisiyle anılacaktır. Onun adıyla özdeşleşen en mühim yapıtı asla kuşkusuz kırk sekiz yılını verdiği bu dergidir.
  • Şiirleri yazıldıkları devrin şekil özelliklerini yansıtır. Sadece çevreyle ilişkileri olmayan, insan ve cemiyet üstünde gözlemlere dayanmayan şiirlerdir bunlar. Yazarın iç dünyasını yansıtmaktan da uzaktırlar.
  • Kahramanlar, Onar Mısra adlı şiir kitapları; Bir Hanım Söylüyor, Adem ile Havva adlı romanları; inkılap Evlatları, Köyün Namusu adlı oyunları; Atatürkçülük Nedir, Dost Mektupları şeklinde araştırma eserleri vardır.

Vasfi Mahir KOCATÜRK

  • Vasfi Mahir KOCATÜRK, Halk şiirlerinin biçimsel özelliklerinden yararlanarak hece ölçüsüyle ulusal, epik, lirik şiirler yazmıştır.
  • Manzum oyunlar da denemiş olan Kocatürk, bir sanatçı olmaktan fazlaca, edebiyatla ilgili kitap ve araştırmalarıyla tanınmıştır.
  • Tunç Sesleri, Geçmiş Geceler, Bizim Türküler, Ergenekon adlı şiir kitapları; Yaman, Sanatkar adlı oyunları; Yeni Türk Edebiyatı, Divan Şiiri Artolojisi, Türk Edebiyatı Zamanı adlı araştırma araştırma eserleri vardır.

Sabri Esat SİYAVUŞGİL

  • Sabri Esat SİYAVUŞGİL, Fotoğraf gözlemciliğiyle çevresini gözler ve izlenimlerini şiirine aktarır. Sadece Yedi Meşaleciler içinde başladığı şairliğe sonrasında veda eder ve daha fazlaca çevirilerle ve araştırma yazılarıyla edebiyat hayatına devam eder.
  • En kuvvetli yanı çevirilerinde görülür. Sadece kendisi mesleğinin psikoloji bulunduğunu ve mesleğine sadık kalabilmek için sevmesine karşın şiir yazmadığını söylemiştir.
  • Odalar ve Sofalar adlı şiir kitabının yanında araştırma eserleri ve roman çevirileri vardır.

Muammer Lütfi BAHŞİ

  • Muammer Lütfi BAHŞİ‘nin aslolan mesleği avukatlıktır.
  • Arapça ve Farsça bilen ozan Yedi Meşale grubu içinde yazınsal faaliyetlerini sürdürdü.
  • Edebiyat alanında fazlaca fazla yapıt vermedi.
  • Türk Akdeniz ve İlk Kurşun adlı yapıtları vardır.

Not: Detaylı bilgilere başlıklarda yer edinen yazar/ozan adları üstünden ulaşabilirsiniz.

(Toplam: 18, Bugün: 1 )

Leave a reply:

Site Footer